Ben kim miyim?

Bu bloğun sahibesi Nisan'ı, Elisa'yı, güneşli günleri, yemek masasi sohbetlerini, baharatçı kokularını, gökkuşağını, peynirin her çeşidini, damla sakızlı Türk kahvesini, psikolojiyi, taze ekmeğin ucundan koparmayı, semt pazarlarında gezmeyi, hayal kurmayı, dost sohbetlerini, radyo dinlemeyi, morali bozuk olanların neşelerini yerine getirmeyi, hayattan, sevgiden, olumludan, insan davranışından konuşmayı, anlatmayı ve öğrenmeyi seviyor!
Anne, eş, psikolog, çalışan, arkadaş, koç vs. vs..

26 Kasım 2011 Cumartesi

Yıl 2012 yolun sonu mu?


Aralık ayına geldik bile, yıl sonu yaklaşıyor. 2011 yılı ülkemiz ve dünya için oldukça yorucu ve kaotik bir yıldı. 
Nereye baksak şiddet, terör, felaketler, kavgalar eksik olmadı, Amerikan fimlerini aratmayacak cinayetler, bu bizde olmaz diyeceğimiz travmalar televizyonlarda gözümüzün önüne serildi. 

Depremler oldu, kadınlar şiddete uğradı, çocuklar ağladı, insanlar mutsuz, keyifsizdi.. Açlıktan, susuzluktan ölen binlerce kişiyi seyrettik öylece. Yanı başımızda hala iç savaşlar devam ediyor. 

Dünyamız, denizlerimiz kirleniyor. Sağlık sorunları artıyor, kimyasallar, kanserojenler her yerde.. vs. vs. işin özü her şey sanki daha da kötüye gidiyor. 

Bu hepimizin bildiği, üstüne konuştuğu şeyler zaten. Güvensizlik, yalnızlık, şiddet, kirlilik dünyanın hemen hemen her yerinde.

Bir yıl bitiyor, gelen yıl 2012. Mayalar kendi takvimlerinde zamanın sonunu Aralık 2012 olarak göstermişler. Yani Mayalar’a göre dünyanın sonu yakın. Bütün bu olan biten zaten dünyanın sonu değil mi? Bundan iyi son mu olur? Daha ne olsun?

Bu bir sonsa bundan sonra bir başlangıç da olmalı..Bu sembolik sonun bir başlangıca vesile olacağına inanıyorum. 
Çünlü olan biten onca kötü şeye rağmen bir yandan da olumlu şeylere olan özlem, sevgi ve güven arayışı giderek artıyor. 

Tüm dünyada gerek dinler vasıtasıyla gerek başka inançlarla ruhani arayışa yönelim artıyor. Aile bağları tekrar güçleniyor, sağlıklı ve mutlu olmaya yönelik bilimsel araştırmalar hızla artıyor. 
Fark etmeye, mutlu olmaya olan ihtiyaç öyle fazla ki günlük hayatta, televizyon programlarında, eğitimlerde, kitaplarda her yerde konuşuluyor.
2012 ile birlikte derin bir yenilenme çağına girileceğine olan inanç hiç de az değil. Ben de buna inananlardanım. İnsanoğlu hala evrimleşiyor, değişiyor. Mevcut durum hiçbirimizi mutlu etmese de ben gelecek yıllarda aydınlanan, iyiye, sevgiye yönelen insanların sayısının çok daha artacağını düşünüyorum. 

Bilimin ve insanoğlunun şimdiki aklıyla açıklayamadığı ruh, enerji, sevgi gibi pek çok kavramın daha anlaşılır hale geleceğine gönülden inanıyorum. 

Beynimizin sonsuz kapasitesinin keşfedileceğini, böylece insanoğlunun kendi potansiyelini çok daha net anlayacağını düşünüyorum. 

Bunun için yapmamız gereken bireysel sorumluluk almak, değişime, yenilenmeye içsel olarak hazırlanmak, dünyamıza karşı sorumluluklarımızı hatırlamak, evrendeki olumlu enerjiyi ve sevgiyi büyütmek ve yaratılan her bir canlıyı yaratandan ötürü sevmektir..

Dünyayı güzellik kurtaracak
Bir insanı sevmekle başlayacak herşey

Z.Livaneli

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder