Ben kim miyim?

Bu bloğun sahibesi Nisan'ı, Elisa'yı, güneşli günleri, yemek masasi sohbetlerini, baharatçı kokularını, gökkuşağını, peynirin her çeşidini, damla sakızlı Türk kahvesini, psikolojiyi, taze ekmeğin ucundan koparmayı, semt pazarlarında gezmeyi, hayal kurmayı, dost sohbetlerini, radyo dinlemeyi, morali bozuk olanların neşelerini yerine getirmeyi, hayattan, sevgiden, olumludan, insan davranışından konuşmayı, anlatmayı ve öğrenmeyi seviyor!
Anne, eş, psikolog, çalışan, arkadaş, koç vs. vs..

27 Ocak 2012 Cuma

Kimi, ne için, nasıl değerlendirirsin?


En zor şeylerden birisi insanı değerlendirmek, ölçmek bence.. 

Bu kişi iyi mi, kötümü, yeterli mi, yetersiz mi sorusuna doğru cevap vermek çok zor. Göreceli en nihayetinde. 
 İnsanoğlunu cetvele koyup ölçemezsin, kantara koyup tartamazsın. 

Günlük hayatımızda yargılarımızla, önceden getirdiğimiz kalıplarımızla, yaşadıklarımızla bir şekilde bu kararları veriyoruz. 
Bu kişi şöyle, şu böyle deyip çıkabiliyoruz, çünkü bizce öyle gerçekten. 
Bunu demek ne kadar kolay, "bence öyle!"..

15 Ocak 2012 Pazar

Hizmette sınır yok!

Şu anda bir kuafördeyim. Kuaförlere gitmeyi oldum olası sevmem, zorunda olmasan adımımı atmam ama malum çalışan bayanların bakımlı olması gerekiyor. 
İki arada bir derede gidersin, beklersin, beklerken canın sıkılır vs. vs.
Ama artık tüm bunlara son, müşteriyi memnun etmek i çin firmaların neler düşünüp hayata geçirdiklerinin canlı bir örneğini yaşıyorum. 

Tüm bu sıkıntılarıma çözüm bulabilmiş bir kuafördeyim.

11 Ocak 2012 Çarşamba

İşinizden nasıl ayrılırsınız?


Klasik yöntem; internetten istifa mektubunun nasıl yazılacağını öğrenirsin, kendin için bir tane hazırlarsın ve sonra da yöneticine teslim edersin. Eğer şanslıysan anlayışlı bir yöneticin vardır, durumu olgunlukla karşılar ve ayrılacağın güne kadar destek olmaya devam eder. Durumu zorlaştıran bir yöneticiyle karşı karşıyaysan, son gününe kadar biraz dişinizi sıkman gerekir.

Modern yöntem; öncelikle bir bando ayarlarsın. Tüm bandoyu iş yerine, yöneticinin ofisine getirirsin. Yöneticin gelir, seni ve bandoyu görünce şaşkınlıktan dili tutulur. Eline istifa mektubunu verip, kutlama havasındaki hareketli bir marş eşliğinde, işine, yöneticine fiyakalı bir elveda dersin.
Üstüne üstlük bütün bu olanları videoya çekip internette yayınlarsın:))
YouTube´dan dünyaya yayılan bu video sayesinde CNN dahil pek çok yerde haber olursun.  
Bu istifa ile 3 milyona yakın tık ve 4.000 den fazla yorum alarak bir internet sitesi kurarsın. 
İnternet şöhreti olarak yeni tekliflere de açılabilirsin.


10 Ocak 2012 Salı

Nefes nefese kalmak..


2012 yılını kendi adıma nefes senesi ilan ediyorum.. ve daha rahat, daha farkında nefesler almayı diliyorum. 

Gün içinde kendimi nefesimi tutmuşken yakalıyorum bazen, çoğu zaman da nefes nefese.. 

Doğru dürüst hiç hareket etmezken, masanın başından ayrılmazken nasıl oluyor da bu kadar nefes nefese kalıyorum.
Oysa insan nefes aldığını fark edince yaşadığını da fark ediyor. Anı fark ediyor. Unutmamak lazım hiç, derinden ve sağlıklı nefes alabilmeyi. 

Biz unutsak da vücudumuz nefes almaya devam ediyor belki ama yine de hatırlamak lazım..